İlk kez 2005 de yapılan Formula 1 İstanbul yarışlarını hakikaten çok kapsamlı bir proje olarak değerlendirmek yerinde olacaktır. Organizasyon başlangıçta her yönüyle neredeyse mükemmel ilerlerken 2008 yılındaki yarışlara bakıldığında organizasyonun hiç de iyiye gitmediğini görmekteyiz.
Formula 1 İstanbul yarışları ile hem iç hem dış turizm anlamında ciddi gelir elde edilmiştir. Sadece yarışma günlerinde İstanbul Park’a (Formula 1 yarış pisti) gelen izleyicilerden elde edilen gelir bile hayli yüksektir. Kaldı ki şehir ve ülke dışından gelen yerli ve yabancı turistlerin kalacak yer olarak genellikle otelleri tercih etmeleri yine turizm açısından ülkeye büyük bir gelir sağlamıştır. İzleyici sayısının milyarlara ulaştığı Formula 1 yarışının bir ayağının da Türkiye’de gerçekleşmesi geniş kitlelere ulaşabilecek bir tanıtımı sağlamıştır. Yarışın 2010 yılı kültür başkenti seçilen İstanbul’da yapılıyor olması da tanıtım açısından büyük bir kazançtır.
Diğer yandan bu proje için elbette ciddi harcamalar da yapılmıştır. Bu kadar geniş kitlelere ulaşacak bu organizasyonun getirdiği kazançlar göz önüne alındığında yapılmış harcamaları büyütmemek gerekir. Ancak Formula 1 yarışının gelirleri artık beklentileri karşılamamaktadır.
Organizasyonun kötüye gitmesinin sebepleri her şeyden önce pistin işletmesinin Formula yarışlarının organizasyonuna devredilmesidir. Bu pistin sadece yılda bir kere yapılan Formula 1 yarışları için kullanılması da elde edilebilecek gelirin önünü kesmektedir. Formula 1 yönetimi sezon içinde yapılabilecek başka organizasyonlar için astronomik rakamlar talep etmekte ve pist yıl boyunca yarış günleri dışında boş kalmaktadır.
İzleyici sayısının 2005’de 200 bin kişi iken 2008 yılında 40 bin kişiye düşmesinin en önemli sebebi bilet fiyatlarının Türkiye’nin ekonomik şartları düşünülmeden tespit edilmiş olmasıdır. Sebepler arasında havanın çok sıcak ve rüzgarlı olması, tarihin anneler günü ile çakışması, yeterli tanıtım ve organizasyonun yapılmaması ve son olarak da Türkiye’de otomobil sporları kültürünün oluşmaması sayılabilir.
Hava şartları ve tarih için yapılabilecek çok fazla bir şey olmayabilir. Fakat tanıtım eksikliği kabul edilemez bir hatadır. Bilindiği gibi Türkiye motor sporları kültürüne sahip değildir. Ancak bu hiçbir zaman böyle bir kültür olamayacağı anlamına gelmez. Bu kültür oluşturulabilir. Fakat bunu sağlayabilmek için tanıtımın her koldan yürütülmesi gerekir. Eğer bu mümkün değilse bu proje için ta baştan bunca harcamanın yapılmamış olması gerekmez miydi? Şimdi yapılması gereken tanıtıma önem vermek, yarış tarihlerini daha uygun zamanlar olarak belirlenmesini sağlamak ve bilet fiyatlarını Türkiye’nin ekonomik şartlarını baz alarak belirlemektir.
Formula 1 motor sporları arasında en çok ses getiren organizasyondur. Bu organizasyonun ülkemizde gerçekleşiyor olması Türkiye’nin dünya üzerinde tanıtımı için son derece pirim yapabileceği bir durumdur. Bunu dezavantaja çevirmek bizim yararımıza olmayacaktır. Gerekli önlemlerin alınması, düzenlemelerin yapılması ve 2009 yılı yarışlarında daha iyi sonuçlar elde edilmesi dileğiyle...
http://www.tumgazeteler.com/haberleri/formula/
16 Ocak 2009 Cuma
Formula 1 İstanbul Hakkında
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
( ANIL AKIN) Ben de Formula 1 organizasyonun Türkiye'ye gelmiş en önemli spor organİzasyonlarından biri olduğunu kabul ediyorum. Bu organizasyonun diğer spor organizasyonlarına göre ayrıcalığı da var . O da şu: Türkiye daha önce futbolda Şampiyonlar Ligi Finali, voleybol ve basketbolda ise Avrupa Şampiyonasına ev sahipliği yaptı. Fakat bu organizasyonlar tek seferlikti ve bitti. Formula 1 ise uzun yıllar devamlılğı olan ve ülkemizin adını duyurması ile ekonomik kazanç sağlamasına yarayan uzun süreli bir organizasyon. Fakat senin de yazında belirttiğin gibi biz ülke olarak Formula 1'in değerinden gerektiğince yararlanamıyoruz: Hem sportif açıdan hem de ekonomik açıdan. Bence bunun en büyük nedenleri çoğu spor organizasyonun da olduğu gibi bu organizasyonun başında da pofesyonel yöneticilerin olmaması. DolaYısı ile bütün işler baştan sağma ve yumurta kapıya dayanınca "bir şekilde hallederiz" anlayışı ile yapılıyor. Hal böyle olunca da Dünyada aynı anda televizyondan en çok izlenen spor olan Formula 1'den gerektiği kadar yararlanamıyoruz.
YanıtlaSilher konuda olduğu gibi İstanbulPark ve Formula1 konusunda da hevesimiz kısa sürdü onca reklamlar, organizasyon çalışmaları-hazırlıklarında en ince ayrıntısına kadar herşeyin düşünüldüğü böylesi bir organizasyon olarak namı çokça duyulmuştur-nedense şimdilerde sadece adını yolda giderken tabeleda İstanbulPark olarak belirtilen ok işareti de olmasa hatırlamayacağımız istanbul'un güzide bir mekanı tabi durumun bu hale gelmesinde hem iç hem de dış etkenlerin olduğunu da gözardı etmemek gerekir.
YanıtlaSil